(2) Çin: Kral Mezarları, Takvimler ve Kentler


Kral Mezarları
Kral Mezarları
Milattan önceki Çin tarihi ve kültürü konulu ilk yazı dizimizin ikinci bölümü, ilk bölümü de buradan okumanızı tavsiye ederiz.

Şang kültüründe kurbanın önemli bir yeri vardı. Kralların gömülme törenlerinde ve önemli yapıların açılışında insanlar ve hayvanlar kurban edilirdi. An-Yang’da bir kazı sonucu ortaya çıkarılan bir binanın kapısında ve dış duvarlarının önünde kargılı nöbetçilerin kalıntılarına rastlanmıştır. Duvar boyunca köpekler de vardı. Savaşçılarıyla birlikte beş savaş arabası ise orta avluya gömülmüştü.

Kral mezarları bu bakımdan çok daha zengindi. Eğimli yollardan tabutun bulunduğu çukura iniliyor, çukurun en dibinde bulunan asıl tabutun altında ise çoğu kez küçük bir köpek mezarı bulunuyordu. Çukurda insan, at ve köpek vücutları, savaş arabaları, eşyalar, yiyecek maddeleri, mezar sahibinin öbür dünyada gerekseme duyacağı çeşitli şeyler depolanmaktaydı. İnsan cesetlerinin bazılarının başları kesilmiş, vücutlar onluk gruplar halinde bir araya konmuştu. Kelleler ise özenle başka bir yere bırakılmıştı. Esirler bazen diri diri gömülürdü. Mezarlardan birinden anlaşıldığına göre, ölü ile birlikte 10 kişi aynı mezara gömülmüştü.

Şang sülalesi döneminde uygarlık büyük gelişme gösterdi. Yeni bronz aletler sayesinde ticaret yapma olanağı doğdu, yiyecek maddelerinin değiş tokuşu zorunlu duruma geldi. Ticareti kolaylaştırmak amacıyla deniz salyangozu kabuğundan paralar kullanılmaya başlandı. Sahtesi yapılmadığından dayanıklı ve küçük olduğundan bu madde, o dönemde, dünyada en fazla rağbet gören para birimlerinden biriydi.

Takvimler ve Kentler

Şanglar o günün ölçüleri içinde bilgili insanlardı. Gökbilimcileri, ayın hareketlerine dayanan doğru bir takvim geliştirmişti. Bu takvim, 19 güneş yılında yedi yeni ay eklenerek düzeltildi. Bunun tarım ekonomisi açısından oldukça büyük önemi vardı.

Şang kültürü bütün orta Çin’e yayıldı. 640 km güneyde bulunan Yangdzı vadisinde bile bu kültürün kalıntılarına rastlandı. Kentleri, kareler halinde planlama yönteminin izleri bugün bile Pekin’de gözlenebilir. Şanglar kendilerini uygarlığın merkezi olarak görüyorlardı. Çin’in adı hala Orta Ülke anlamına gelen Çung kuo idi. Ne var ki, zamanla Şang yönetimi de zayıflamaya başladı. Sık sık çıkan savaşlar ve son hükümdar Çou Hain’in halkın üzerinde kurduğu ağır baskı esirlerin başkaldırmasına yol açtı. Çou Hain, sarayını yerle bir eden büyük yangının alevleri arasında can verdi. Böylece, M.Ö. 1030 yıllarında Çou sülalesi başa geçti.

0 yorum:

Yorum Gönder