Mısır: MÖ 1570 - Büyük İskender

Tanrılar Kralı Amon - Re
Tanrılar Kralı Amon - Re
Mısır tarihinin önemli bir bölümünü anlatan bir yazıyla daha karşınızdayız. Mısır tarihiyle ilgili diğer yazılarımızı Kategoriler-->Mısır Tarihi başlığı altında bulabilirsiniz. İyi okumalar...

Mısır’da Yeni Krallık (MÖ 1570-1035) Teb kuvvetlerinin Hyksos yöneticilerinin kuvvetlerini yenilgiye uğratmasıyla başladı. Yeni Krallık, kuzey Sudan’dan Suriye’ye kadar uzanan bir imparatorluk olarak, dünyanın belli başlı güçlerinden biriydi. Teb tanrısı Amon, ülkenin en yüce tanrısı ilan edilmiş ve güneş tanrısı Re ile birleştirilerek, tanrılar kralı Amon-Re adı verilmişti. Fethedilen topraklardan Mısır’a akan servetin büyük bir bölümü Amon’un ve rahiplerinin hizmetine sunuluyordu.

Mısırın güçlenmesi

XVIII. Sülalenin ilk kralları, öncelikle, doğudaki bedevilerin ve güneydeki Nübyelilerin (Sudan) saldırılarına karşı ülkeyi güvence altına almak için çaba gösterdiler. Doğu sınırını istikrara kavuşturduktan sonra, güneydeki Nübye(Sudan) krallığını fethetmek ve altın madenlerini ele geçirmek için seferler açtılar, öz kız kardeşiyle evli olan kralın, bir erkek çocuğu olmaması kadınların tahta geçmesi olasılığını ortaya çıkardı.

Nitekim Tutmes II’nin karısı ve yarı-kız kardeşi Haçepsut (MÖ 1503-1482) kocasına bir erkek çocuk doğuramayınca kralın metresinden olma oğlu Tutmes III’e taç giydirildi. Bu yeni kralın da yarı-kız kardeşi ile evlenmesi gerekiyordu. Ancak üvey annesi Haçepsut tahta kendi adına el koydu ve ülkeyi, aslında bir kukla durumuna indirgediği Tutmes ile birlikte yönetti.

Haçepsut ölünce, Tutmes III iktidar dizginlerini yeniden eline alıp, Filistin ve Suriye’deki küçük krallıklara egemenliğini kabul ettirmek amacıyla çeşitli seferler düzenledi; Nübye’deki Mısır topraklarını da Napata’ya kadar genişletti. Tutmes III’den sonra gelen krallar da onun yayılmacı siyasetini devam ettirdiler. Bir süre sonra, bölgenin diğer büyük gücü Mitannilerle, Filistin ve Suriye üzerindeki nüfuzun bölüşümü konusunda anlaşmaya vardılar.

Mısır sarayı, Amenhotep (Amenofis) III döneminde (y, MÖ 1417- 1379) saygınlığının doruğuna ulaştı. Bu kral, Mezopotamya, Anadolu, Girit ve hatta Yunanistan’dan haraç alıyor, ticaret yapıyordu. Oğlu Amenhotep IV, yada Akhenaton, Mısr dininde değişiklik yaparak güneş kursunun tanrısı Aton’a tapmaya başladı ve ülkenin başkentini yeni kurulmuş olan Akhenaton (Amarna) kentine taşıdı. Akhenaton’un yaptığı değişiklikler eski tanrılara inanan rahiplerin muhalefeti ile karşılaştı. Ülkede karışıklıklar baş gösterdi. Mısır başka ülkelerin gözündeki saygınlığını yitirdi. Akhenaton’un halefleri eski inançlara geri döndüler. Kargaşalıklar nihayet bu sülalenin son hükümdarı olan Harmhabi’nin saltanatı sırasında yatıştırılabildi. Taht, Harmhabi ölünce, veziri Ramses I’e (MÖ y. 1320-1318) geçti. Ramses, böylece XIX. sülalenin (y. MÖ 1320-1200) kurucusu oldu.

0 yorum:

Yorum Gönder