Mısır: Eski ve Orta Krallık

kral menes
Kral Menes
Antik Mısır yazı dizimizin ilk bölümüyle karşınızdayız. İyi okumalar...

Yukarı Mısır’daki arkeolojik kalıntılar arasında, Badari, Nagada I ve II adlarıyla anılan bazı tarih öncesi kültürler saptanmıştır. Ne var ki Aşağı Mısır’da elde edilen kalıntılar çok azdır ve sağlam bir tarih değerlendirmesini pek mümkün kılmamaktadır. Elde edilen kanıtlardan anlaşıldığına göre, Aşağı Mısır ve Yukarı Mısır’da iki ayrı krallık gelişmiş ve ülkenin birleşmesi yaklaşık M.Ö. 3100 yılında Yukarı Mısır’ın Aşağı Mısır’ı yenmesiyle gerçekleşmiştir. Ancak eski Mısır halkları bu birleşmeden sonra bile ülkelerinden iki ülke diye söz etmeyi sürdürmüşlerdir.

Mısır’da birlik savaşlarla sağlandı. İlk hükümdarların zaferleri, tüm Mısır’ın ilk hükümdarı Menes’i anlatan bu örnekte görüldüğü gibi tören taşları üzerine resmedilerek anlatılırdı.

I. Sülalenin Kutsal Kralları


1. Sülalenin ilk hükümdarı ve Aşağı Mısır’ın fatihi genellikle Menes olarak bilinir. Menes’in Nil deltasının hemen güneyindeki başkent Menfis’in de kurucusu olduğu söylenir. Baştaki Kral, şahin-tanrı Horus’un yeryüzündeki temsilcisi olarak kabul edilir ve dolayısıyla da kutsal sayılırdı. Birinci ve İkinci sülaleler döneminde, çiftçiler yaygın bir şekilde saban kullanmaya başlamışlardı. Ve büyük bir olasılıkla sulama yapılıyordu. Ülke çapında bir yönetim hüküm sürüyordu ve yazı geliştirilmişti.

3. Sülaleyle birlikte, Eski Krallık (M.Ö. yaklaşık 2686-2181) olarak bilinen dönem başladı. 3.Sülalenin en ünlü hükümdarı Zoser’di; Basamaklı Piramit onun adına yapılmıştı. İlk gerçek piramit, 4. Sülalenin kurucusu Snefru zamanında yapıldı ve piramit yapma tekniği ondan sonra tahta geçen Keops, Kefren, ve Mikerinos zamanında yetkinleştirildi. Piramitlerin yapımı büyük bir harcama ve örgütlenmeyi gerektiriyordu. 4. Sülale döneminin sonlarında krallığın gücünün zayıflaması, pahalı tekniklerden vazgeçilmesine yol açtı.

5. Sülale zamanında, güneş-tanrı Ra’ya tapınma, yeniden ülke çapında önem kazandı ve hükümdarlar, tanrı Ra’ya tapınılması için güneş tapınaklarının yapımına giriştiler. 5. Sülale döneminin sonlarında, hükümdar ruhunun öbür dünyaya kolayca göç edebilmesini sağlama amacıyla, piramitlerde, kralın gömüldüğü odanın duvarlarına büyü yazıları yazıldı. 4. ve 6. Sülaleler arasındaki dönemde zaman zaman Sina Yarımadası’ndaki kabilelere seferler düzenlendi. Ayrıca fildişi, altın ve daha başka değerli maddelere el koymak ya da değiş-tokuş yapmak üzere Nübye üzerine büyük çapta harekatlara girişildi.

4.Sülale döneminin sonlarında, valilerin ve il yöneticilerinin güçlenmesi, Menfislerin merkeziyetçi denetiminin sürekli olarak zayıflamasıyla sonuçlandı. Herakleopolis  ve Teb’de düşman hanedanlar ortaya çıktı ve ülke iç savaşa sürüklendi. Sina Yarımadası’ndan Nil deltasının bereketli topraklarına sızan Asyalı kabileler, karışıklığı daha da şiddetlendirdiler.
Mısır-Nil Deltası
Mısır-Nil Deltası

Mısır iki doğal bölgeye ayrılır: Nil deltası yöresinden meydana gelen Aşağı Mısır ve her iki yanı da çölle çevrili Yukarı Mısır. Nil Irmağı’nın her yıl taşması, hem toprakların sulanması için su sağlamış hem de toprakta zengin bir üst tabaka oluşturmuştur. Mısır’ın tarımsal zenginliği, ırmağın şaşmaz düzenine dayanmıştır.

0 yorum:

Yorum Gönder