MÖ 2. binyılda, bir Hint-Avrupalı boy Anadolu’da Hatti bölgesine yerleşip Hititler adını aldı. MÖ y. 1630’da I. Hattuşili, bölgedeki halkları kendi egemenliği altında birleştirdi. Hitiler, devletlerini, başkent Hattuşa’dan (Boğazköy) tüm Anadolu’ya yaydı. Suriye üzerinde egemenlik kurmak isterken Mısırlılarla çarpışmaya giriştiler. MÖ 1285’teki Kadeş Savaşı’ndan sonra yapılan MÖ 1259 barış antlaşmasıyla Suriye toprakları bölüşüldü. Bu tarihten sonra, Hitit imparatorluğu düşüşe geçti. Saray içerisindeki iktidar mücadeleleri, yetersiz hasat ve kıtlık, imparatorluğun sorunlarını daha da şiddetlendirdi. “Deniz Halkları”nın saldırılarıyla, imparatorluk, neredeyse bir gecede hızla çöktü. Başkent Hattuşa, MÖ y. 1200’de yıkılıp yok edilirken, Güneydoğu Anadolu’daki ve Suriye’nin kuzeyindeki küçük Hitit prenslikleri varlığını sürdürdü. Ama bu prenslikler de, sonradan, MÖ 7. yüzyılda Asurlular tarafından fethedildi.
Krallar ve Savaşçılar
Kadeş Antlaşması'nın yazılı olduğu tablet |
Kraliçeler
Büyük bir siyasi nüfuza sahip olan Hitit kraliçeleri yabancı güçlerle diplomatik ilişkiler yürüttüler. Kralların yanında, meclis toplantılarına katıldılar. Dul kaldıklarında da kendi güçlerini ve unvanlarını korudular. Alt sınıftan kadınlar bile nispeten eşit muamele görüyorlardı.
0 yorum:
Yorum Gönder